- dağılmak
- рассеиваться, дробиться, распыляться
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
dağılmak — nsz 1) Toplu durumdayken ayrılıp birbirinden uzaklaşmak Yolcular artık yavaş yavaş dağılıyorlardı. H. Taner 2) Değer ve birimler belli etkenlerle, oranlı olarak bölünmek 3) Parçalanarak yayılmak, ufalanmak Kentin eski merkezindeki evler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çil yavrusu gibi dağılmak — toplu olarak bulunan insanların her biri bir yana dağılmak Çocuklar çil yavrusu gibi dağıldılar, biz de baştaki boş çadıra gittik. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
köşe bucağa dağılmak — 1) her tarafa yayılmak Köşe bucağa dağılmış ürkek hizmetçilerini çağırır. A. Erhat 2) darmadağın olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
efkârı dağılmak — sıkıntı ve üzüntüden kurtulmak, rahatlamak, huzur bulmak Ona ne zaman rastlarsanız, konuşsanız içiniz açılır, efkârınız dağılır. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
uykusu açılmak (veya dağılmak) — uykulu durumu geçmek Aşağıdan bir şeyler dedilerse de uykusu açılmış olan nöbetçi hekim anlayamadı. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağızda dağılmak — genellikle hamur işi, iyi pişmiş ve lezzetli olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
aklı dağılmak — düşünceyi belli bir konu, sorun üzerinde toplayamamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
TENAŞÜR — Dağılmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tarumar olmak — dağılmak, karışmak, perişan olmak Sen gittin soframız oldu tarumar. C. S. Tarancı … Çağatay Osmanlı Sözlük
botraşmak — dağılmak, her tarafa yayılup perişan olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
tarkamak — dağılmak, perişan olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük